Şuurlu Müslüman Genç Nasıl Olur??
Yapması ve Bilmesi Gerekenler ( Özetin Özeti ) Bismillahirrahmanirrahim;
- Kelime-i şehadeti ve kelime-i tevhidi dil ile söyler, manasını bilir ve kalp ile tasdik eder,
- İMANDA EN ÖNEMLİSİ ALLAH DOSTLARINI SEVMEK, ALLAH DÜŞMANLARINI SEVMEMEK, ( İmanın aslıdır, icabıdır, istemeden kendiliğinden olur, olmalıdır, iki zıt şey aynı anda sevilemez. )
- Bu dünyaya en önemli geliş amacımızın iman ile ölmek olduğunu, ahiretteki en önemli şeyin önce iman olduğunu bilir,
- Osmanlıda adet haline gelmiş olan cuma geceleri yapılan 'Buluğumdan şu ana gelinceye kadar bilerek bilmeyerek elimden dilimden her türlü azayı organlarımdan...' bu duayı bulur, ezberler ve ailecek okumayı alışkanlış haline getirir. Sık sık tecdidi iman ve tecdidi nikah duası okur,
- Vatan sevgisini imandan bilir.
- İmanın şartlarını açıklamaları ile bilir,
- Allahın, peygamberlerin ve meleklerin sıfatlarını, 32 ve 54 farzı,
- Efal-i mükellefini, edille-i şeriyeyi, amelde ve itikatta mezhepleri bilir,
- Amel ve itikatta bir mezhebe tabi olur,
- Edille-i Şeriyenin bir müçtehid mezhep imamı için lazım olduğunu, nasıl hastalınca doktora gidiyorsak mutlaka dört hak mezhepten bir alime tabi olmamız gerektiğini, kafamıza göre Kuranı kerimden ve hadisi şeriflere mana vermeye kalkacak olursak yanlış manalar vereceğimizi, tüm sapık fırkaların zaten ayetlere yanlış mana vererek çıktığını ve kaza kader konusunda sapıttıklarını, hadisi şeriflere kafamıza göre uydurma diyemeceğimizi bilir.
- Gayba iman esastır,
- Gaybı, geleceği yalnız Allah bilir, dilerse bildirdiği de bilir,
- Haramı haram, helali helal bilmek imanda esastır, ( buna uymayan günahkar olur, inanmayan dinden çıkar )
- Ümit ve korku arası olmak, Allahın azabından korkup, rahmetinden ümit kesmemek esastır,
- Elfaz-ı küfr bahsini bilir ve o sözleri şaka olarak bile asla kullanmaz,
- Yukarıda Allah var, Allah yukarıdan bizi görüyor, Allah tependen baksın, dua ederken parmağı ile yukarıyı göstermek veya yukarı bakarak dua etmek, doğrusu: Allah zamandan ve mekandan münezzehtir,
- Kadere hakaret etmek, Allaha zalim demek, nerdesin demek, işimiz Allaha kaldı demek, ( eski şairler kadere dil uzatmaktan korktukları için hep felek kelimesine sitem etmişlerdir )
- Bir müslümana yahudi demek, mason, komunist demek, yahudiden kötü demek, bir müslümana açıkça kafir demek, ( o değilse bunu diyen kendisi kafir olur )
- Dinle dalga geçen filmlere gülmek, istemsiz olursa içten kızmak ve bir daha seyretmemek gerek,
- İnsanlar için ... yarattı demek,
- Haram işleyen birine helal olsun yakışıyor demek,
- Hritiyanların kiliselerine vehhabilerin kabenin yanına yaptığı yüksek binalara güzel demek,
- Zalime iyi yaptı demek, hitler iyi ki yahudileri kesti demek,
- Haramdan önce besmele çekmek,
- Allah'tan ümit kesmek, kesin cennetliğim yada cehennemliğim demek,
- İçkili eğlenceli ortamda Kuran-ı Kerim okumak,
- Şu hadise mucize demek, mucize sadece peygamberlerde olur,
- Şu haram helal olsaydı biz de yapsaydık demek,
- Namaz kılmasam da kalbim temiz demek,
- Şahitsiz nikah kıyıp Allah ve peygamber şahittir demek,
- Her şeyi bilirim demek, kaybolan ve çalınanları bulurum demek,
- Geleceği bildiğini kesin olarak iddia etmek,
- Birine çocuğunun üstüne yemin et demek, ( Yemin sadece Allah adına vallahi, billahi, tallahi şeklinde olur )
- Azrail gibi dikilme başımda, zebani gibi gözüktün gözüme... gibi Allahın melekleri ile alay etmek,
- Namaz kılmak çok zor demek, oruç tutunca acıkıyorum demek, ibadete zor anlamında ona gereksiz lüzumsuz gibi konuşmak,
- Allah baba demek,
- Sana hakaret edemem, hakaretin adını günah koymuşlar demek,
- Kuranı kerim mealini açıp, okudukları hakkında yorum yapmak, başörtüsünü görmedim yazmıyor demek,
- Kafirin önünde eğilmek, saygı ile selam vermek, kafire üstadım demek, elini öpmek,
- Büyücüye her istediğini yapar demek,
- Başını kapatmakla müslümanlık olacaksa olmasın demek, kapalılar ne günahlar işliyor demek,
- Ezana, kuranı kerime okunurken saygı göstermemek, ( ezan okununca müziği kapatmak saygıdır, ramazanda, cuma günü içki içmemek saygıdır, Allah belki o nedenle o kulu affeder, her şeyi tam yapamasan dan her şeyi toptan bırakmamalı )
- Mubarek yerlerin resimlerini yere koyup üstüne basmak, ( kabe veya cami resimli seccade bile kullanmamalı, varsa duvara asmalı )
- Mubarek isimleri ayakkabı içine yazmak, üstüne basmak,
- Ünlü birine idolüm demek tehlikelidir, tanrı demek,
- Tek bir yazıyı veya harfi bile belden aşağıda tutmak, üstüne basmak,
- Bir ölüden yardım beklemek, Allahın yardımıyla olduğuna inanmak lazımdır, türbeye tez veren dede gibi isimler koymak,
- Ölüleri gömmeyelim, yakalım demek,
- Evliyaya günahsız demek, ( Sadece peygamberler günahsız, ismet sıfatı )
- Kalp ilimlerini, tasavvufu inkar etmek,
- Camiye çalgı aleti sokmak, mevlidi çalgı ile okumak,
- Eshabı Kirama sövmek,
- Kafirlerin resimlerini yükseğe asmak,
- Hazreti Ayşe validemize hakaret etmek,
- Hazreti İsa Aleyhisselam'ın gökten ineceğine inanmamak,
- Miracın kuduse kadar olan kısmına inanmamak, ( kudüsten sonrasına inanmamak bidat ehli yapar )
- Cennet ile müjdelenen eshabı kirama hakaret,
- Küfrü açıkça bilindiği halde, iman ettiğini açıkça söylememiş kişilere Allah rahmet etsin demek, kabrinde fatiha okumak, arkasından Yasin okumak, cenaze namazını kılmak, ( cebr halinde kelime-i şahadeti dil ile ikrar şartı kalkar, birisi ölüm korkusu ile müslümanlığını gizleyebilir, Allah katında müslümandır, biz kalbini göremediğimiz için bize göre müslüman değildir, cenazesi kılınmaz, aslında tabi ki müslümandır )
- Ayeti kerimelerdeki mucizeleri fen ilmiyle açıklamaya çalışmak, ( mucize zaten fen ilmiyle açıklansa mucize olmaz, sihirbazlık olur )
- Kuranı kerimi yanlış okuyan birine ne güzel okudun demek, ( sesi güzel anlamında demek küfür değildir, böyle birine Kuranı Kerimi güzel okudun denmez, güzel Kuranı Kerimi okudun, denir )
- Gözümle görmediğime inanmam demek, melek ve cinne inanmam demek,
- Öbür tarafa gidip gelen var mı, gidince görürüz, demek,
- İbo, maho, gibi kıymetli isimleri dalga geçerek kısaltarak söylemek,
- Din ilimlerini ve alimleri küçümsemek, ne işe yarıyorlar demek,
- Şaka arasında ayeti kerime okumak, hadisi şerif okumak, birine laf atmak tariz iğneleme için bunları kullanmak,
- Arapların hepsi şöyle böyle demek, zencilere arap demek, ( yahudilerin hepsi için de geçerli çünkü içlerinden çok iyi insanlar hatta Peygamberler geldi )
- Köpeğe arap demek,
- Böceğe kara fatma demek,
- Alimlerin dediklerini kimse yapamaz demek,
- Bir alime hazır ve nazır demek,
- Adem aleyhisselam o meyveyi yemeseydi, cennetten atılmasaydı, cenneteydik şu an demek,
- Küçük günaha ne işledim ki demek,
- Zekatı fakir benle mi kazandı ne hakkı var demek,
- Din alimleri ile dalga geçmek,
- Küfür sözleri film ve tiyatroda rol icabı söylemek, ( nikah da rol icabı gerçekten kıyılmış olur )
- Gıybet eden biri, ben gıybet etmedim onda olanı söyledim demesi, ( olmayanı söylese zaten iftira olur )
- Fetih suresi karın doyurmuyor demek,
- Bu ülke duayla kazanılmadı demek,
- Gökten indiği sanılan kitaplar demek,
- Şükredecek neyin var demek, sen buna mı şükrediyorsun demek,
- Haramla kazanılan paradan hayır işi yapıp sevap beklemek, birinin ona bu iş için Allah razı olsun demesi ve onun da Amin demesi,
- Çalgı eşliğinde ibadet mesela Kuranı kerim okumak,
- İkisi de kötü olan bir iş için, bunu yapmak bundan iyidir demek, ( bu iş şundan daha az kötü demek lazım )
- İnsanın ağzına veya yüzüne hakaret etmek,
- Allah özene bezene yaratmış demek,
- Kafirlere ait olan ibadet araçlarını kullanmak, ( haç, zünnar, fötr, 3 köşeli korsan şapkası teslisi trinitiyi ifade eder, 100 yıl önce yaşasaydık biz de fötr şapka ile haç işaretini eşit görecektik, bugün sıradan bir kıyafet gibi görüyoruz, yıldırım beyazıt hristiyanların ekmeğe 3 çizgi çizdiğini fark eder ve sorar, teslis üçleme yapmak için olduğunu duyunca müslüman fırıncılara bundan sonra ekmeklere bir tek çizgi çizmelerini ferman buyurmuş, iskilipli atıf hoca bunun için idam olmayı kabul etmiş, kravat takmaya hiç karşı çıkmamıştır )
- Fasta bir köyde müslümanlar kapılarını yeşile boyar, hristiyan kırmızıya, yahudiler maviye boyarmış, yeşil boyamayıp mavi veya kırmızıya boyayan bir müslüman bu köyde kafir olur, bile bile ben müslüman değilim demiş olur, bu sadece bu köy için geçerlidir,
- Müslüman kadınlar mutlaka saçlarını boyarlardı, gayri müslim kadınlar beyaz saçlı olurdu. Bir dönem ve bazı yerlerde adetti.
- Mesela İstanbulda bir dönem müslümanlar renkli ayakkabı giyerken, gayrı müslimler sadece siyah ayakkabı giyermiş, bir müslüman da burada siyah ayakkabı giyemez, işin özünde gevura muhalefet vardır,
- Kafirlere ait olan dini günleri kutlamak, noel, nevruz, mihrican,...
- Harama helal demek, bu devirde haram mı olur demek, ( leş, domuz, şaraba helal demek )
- Helale haram demek, bence haram değil demek,
- Abdestsiz olduğunu bile bile, kıbleden yanlış tarafa doğru bile bile namaz kılmak,
- Günah işlerken günah olduğunu önemsememek,
- Yalanı yeminle söylemek, Allah şahit demek,
- Aslı haram olan şeyi yerken besmele çekmek,
- Sandalyede namaz kılmak, ( camiyi kiliseye benzetmek olur, kıbleye doğru ayak uzatarak oturarak veya yatarak kılabilir, secdede alnın yere değmesi gerekmez )
- Müslümanları fakir, hakir, zelil, kafirleri zengin lüks rahat içinde bilmek, fakirliği, müslümanların tembelliğini dinden bilmek,
- Her günahımız böyle olsun demek, küçük yada büyük günahı küçümsemek,
- Tazim hürmet edilecek şeye hakaret, hakaret edilecek şeye saygı göstermek, ( meleklere, peygamberlere, sünnete hakaret veya onlarla dalga geçmek, cennetle dalga geçmek, Bu nedenle Mekke-i mükerreme, Medine-i münevvere, Şam-ı Şerif, Şer'iyi Şerif, hadisi şerif denir, kalem, kitap, kağıt mübarektir, yere atılıp üstüne basılmaz )
- Peygamberlerin bir tanesine bile inanmamak, ( Hristiyan ve yahudiler son peygambere inanmadıkları için kafir oluyorlar )
- Dini fen ve bilimle yargılamak, evrim teorisi gibi,
- Cenneti istemem demek, cenneti değişmem saçının teline... gibi.
- Peygamberler muhtaçtı demek, ( halbuki kendi istekleri ile fakir oldular )
- Yukarıdakileri yapan birine sen hemen kafir oldun asla denemez, bir laftan bin mana anlaşılabilir, bu sözlerden birini söyleyen olursa doğrusu ile tevil edilir, şöyle dedi ama şunu kastetti, şeklinde denir. Bu sözler bizim için dikkat etmemiz gereken, günlük hayatta kullanmamamız gereken sözlerdir. Başkalarını yargılamak için değil. Din yaşanacak bir şeydir, anlatılacak, ahkam kesilecek bir şey değildir.
- Bu yazıdaki hiçbir bilgiyi bilmemek özür değildir. Bilmeyen biri bu bilgilerle imtihan edilmez, bilemezse imanı tehlikeye girer, ona şöyle sorulur, imanın şartı altı değil mi, diye, o da evet der, hadi say bakalım imanın şartı kaç denmez, zaten bilmek zorundadır, sayamazsa dinden çıkar,
- Bu yazıdaki sözlerden birini söylemiş biri bunu öğrenip tövbe etmelidir, bilmemek özür bahane değildir, müslümansa bilmek zorunda. Dinden hangi kapıdan çıkarsan o kapıdan girebilirsin.
- Son nefeste imansız gitmeye sebep olabilecek şeylerden çok korkar,
- Cahil olmak, bilinmesi farz olan bu yazıdaki bilgileri bilmemek,
- İtikadı bozuk, bidat ehli olmak, ehli sünnete uymamak, imanı zayıf olmak, şii, vehhabi, dinde reformcu, mezhepsiz olmak, bunlarlar arkadaş olup kitaplarını okumak, sohbetlerine gitmek veya onlarındinlemek,
- İmanda taklit ile ana babadan, hocadan kulaktan dolma itikat etmek,
- İyiliğe, nimetlere, imana şükretmemek,
- İmansız ölmekten korkmamak,
- Namazda ve diğer ibadetlerde gevşek davranmak, namazı hızlı kılmak, tadili erkana dikkat etmemek, namazı önemsiz görmek,
- Faiz alıp vermek,
- Irkçılık, kavmiyetçilik yapmak,
- Fakirliği kötü birşey, zenginliği iyi bir şey olarak görmek, kafirleri zengin, tüm müslümanları fakir bilmek, iyi olan ahlaklı namuslu kul hakkı yemeden dine uygun yaşamaktır,
- Büyük günahları sürekli işlemek, pişmanlık duymamak, mesela içkiye devam etmek, ipek giymek, gıybeti alışkanlık haline getirmek, sakal ve bıyık traşını gayri müslimlere benzetmek, sünnete uydurmamak, faiz yemek, sihir büyü ile uğraşmak, cinsi sapkınlık,, zina, hanımını açık gezdirmek,
- Mal, makam ve şöhrete düşkün olmak, dindar insanları, fakirleri hakir görüp onlara soğuk zengine sıcak davranmak, yaltaklanmak, zengine güler yüzlü davranmak,dünyevi bir zarar için çok sinirlenmek,
- Ahlaksız yazı yazmak, resim çizmek ve yayın yapmak,
- Çok yemin etmek,
- Hocasından ya da evliyadan keramet beklemek, yani onun doğruluğuna inanmak için dine uyduğuna bakmayıp olağanüstü hal beklemek,
- Kendini bir hayvandan, sokak köpeğinden bile üstün görmek, onun sebepsiz aşağılamak, dövmek,
- Sahte dindarlık taslamak, ibadette gösteriş, ucub, ( farz ibadette gösteriş olmaz )
- Yaptığın günahı küçük görmek, günahını unutmak,
- Kibirlenmek, kendini beğenmek, ilmi ve ameli ile gösteriş yapmak, kıyafetini çok uzun yapmak, dikkat çekmek, hava atmak, gösteriş, kibir,
- Münafıklık, iki yüzlü olmak,
- Hased, kıskanç olmak,
- Devletin, hocanın, ana babanın dine uygun emirlerine itiraz etmek,
- Bir kimseyi bilmeden ona iyi biri demek,
- Yalanda ısrar etmek,
- Kalp kırmak, küfre en yakın günahtır,
- Alimi görünce kaçmak,
- Komşuya ve mü'min kardeşine eziyet etmek, insan veya hayvana eziyet, zulüm etmek,
- Sihir büyü ile uğraşmak,
- Allah düşmanlarını sevmek, dostlarına düşman olmak, ( dünyevi bir mesele yüzünden anlaşmazlık olabilir, arazi anlaşmazlığı gibi, bunun imanla alakası yoktur )
- Üç günden fazla küs kalmak, akraba ziyaretini kesmek,
- Dünyalık bir zarar için çok kızmak,
- Yanlış yapanı gördüğü halde gücü yetiyorken ikaz etmemek,
- Sünnet üzere okunan ezana saygısızlık yapmak,
- Farzları yapmayınca ya da haram işleyince üzülmemek.
- Ehli sünnet itikadının şartlarını bilir, sapık inançta olmaktan korkar,
- Hiçbir eshabı kiram aleyhinde konuşmaz,
- Ehli kıble tekfir edilmez, alnı secdeye giden kimseye kafir denilemez,
- Cennet ve cehennemde sonsuz kalınacaktır, imanı olduğu halde cehenneme giden günahı kadar yandıktan sonra cennete gidecek orada sonsuz kalacaktır,
- Felaket kaderdir, tedbir almak dinin emridir, tedbir almayıp ölüme neden olmak taksirle adam öldürmeye girer, kişilere suizan edilmez, hadiselere suizan edilir, en kötü senaryo düşünüp ona göre önleyici tedbir alınır, tevekkül hayvanı sağlam kazığa bağladıktan sonra başlar, kapını iyi kitle hırsızı günaha sokma demişler,
- Rızık helaldan da haramdan da olur, çalışıp kazanırsan helal, çalarsan haramdan olur,
- Cennette Allahü Tealanın görüleceğine inanmak,
- Kuranı kerim, mahluk değildir, ( sayfalar, mürekkep kastedilmiyor, )
- Zalime diklenmeyip, alttan alıp, suyuna gidip, gerekirse zulmünden korkarak güleryüzle tatlı dille yaklaşıp ona hatalarını anlayacağı dille söylemek, bunda aileni ve cemiyeti zalimin zulmünden koruma niyeti vardır,
- Şefaate haktır,
- Evliyanın kerameti ve Peygamberlerin mucizesi haktır, kafirlerde de istidraç görülebilir,
- Sırat köprüsüne, kabir suallerine ve kabir azabına ve kabir azabının hem ruh hem bedene yapıldığına inanır,
- Miracın hem beden hem ruh ile olduğuna inanır,
- Evliyayı vesile ederek dua etmeye inanır, onların kabri başında yüzü suyu hürmetine onların hatırına istenir,
- Kandil günleri haktır, vardır, duaları namazları vardır, ( yasak olan nafile kandil namazını cemaatle kılmaktır, tesbih namazı dahil hiç bir nafile namaz cemaatle kılınmaz, teravih namazı hariç )
- Mest üzerine meshin caiz olduğuna, çıplak ayağa meshin caiz olmadığına inanır,
- Amel imandan parça değildir yani bir insan ne kadar günah işlese de o işlerin günah olduğuna inanıyorsa, üzülüyorsa kafir olmaz, dinden çıkmaz, ( ama bir büyük günahı sürekli işlerse onu bir müddet sonra helal kabul edebilir ona normal sıradan gelebilir bu ise küfürdür )
- Amelde dört hak mezhepten birine tabi olmak şarttır,
- Allah gaybı ve geleceği bilir, dilerse istediğine de bildirir, levhi mahfuzda her şey yazılmıştır,
- Gayba iman esastır, Allah, cennet cehennem görmeden inanılır,
- İnsanların cüzi irade ile yaptıklarından mesul olduğuna inanır, kader ilmi ilahidir, Allah bizim ne yapacağımızı bilir fakat bizi zorlamaz, hata yapmayı biz seçeriz,
- İbadetlerin sevapları namaz, oruç, sadaka sevapları ölülere veya dirilere hediye edilir, hediye edenin sevabı azalmaz, mezarları başında selam verilse ölü işitir, ölülere arkasından Kuranı kerim okunur, sevabı ulaşır,
- İmanda taklit olmaz,
- İman vardır veya yoktur, iman artmaz ve azalmaz, kemâli artar ve azalır,
- Tasavvuf haktır,
- Vitr namazı vardır, salavat vardır, ettehiyyatü oturuşlarda ve salli barik son oturuşlarda okunur,
- Teravih namazı vardır, aslı 20 rekattir,
- İntihar eden de eceli ile ölmüştür, kafir değil günahkardır, cenaze namazı kılınır, cehennemde sonsuza kadar kalmaz, intihar edenin veya borcu olanın cenaze namazının kılınmayacağının söylenmesi bu fiillerin yanlışlığını vurgulamak içindir,
- Kıyamet alametleri haktır, yecüc mecüc çıkacak, Hazreti İsa göktedir inecek, Hazreti Mehdi gelecek,
- Dört halifenin üstünlük sırası, hilafet sırasına göredir ve hilafetleri haktır,
- Eshabı kiramın, ehli beytin ve Peygamber zevcelerinin hepsini sevmek şarttır,
- Eshabı kiram arasındaki kavgaların halife olmak için değil, içtihat farklılığı için olduğuna inanır,
- Adet ve lohusa halinde namaz kılınmaz, oruç tutulmaz, kılınmayan namaz kaza edilmez, tutulmayan oruç kaza edilir, ezberden dua hariç Kuranı kerim okunmaz,
- Fitne çıkarmaktan azami derecede kaçmak, mesela açıkça büyük günah işlemeyen imamın arkasında namaz kılınır, imamın hatası araştırılmaz.
- İslamın şartlarını açıklamaları ile bilir,
- En azından namaz kılacak kadar duaları ve bir kaç zammı sure tecvide uygun olacak şekilde ezberler,
- Namazı ilmihalden tam olarak öğrenir, geçmişte yaşamış adını duyduğum ne kadar alim, ulema varsa, hepsi namaz kitabı yazmış, bu tesadüf mü, her kitapta da aynı şeyler yazıyor, neden sürekli aynı şeyleri yazmışlar bu güzel insanlar? Namaz çok önemli olduğu için.
- En azından namazın farzlarını kılar, gençken namazı bırakmamak için,
- En
azından kazaya kalsa bile hemen kaza eder ve kaçırınca üzülür, kaza
edince de istiğfar eder, namazın tüm ibadetlerden farklı olduğunu bilir,
- Oruç
için de aynıdır, ramazan ayı gelmeden ilmihalden tam olarak öğrenir,
tam tutmaya çalışır, tutamazsa da üzülür, ilk fırsatta kaza eder,
istiğfar eder,
- İleride zengin olacak olursa zekat ve hacc bahsini okur, öğrenir, başlangıçta bilmesi şart değil,
- Haramların hepsini öğrenir, bunlardan kaçar, haramdan kaçmak farzı yapmaktan önce gelir,
- Aklı giderici şeyler tüketmek, içki, uyuşturucu,...
- Domuz eti yemek,
- Kan içmek,
- Leş yemek, besmelesiz kesilen hayvan eti,
- Doyduktan sonra yemek,
- Ailede vazifelerinden kaçmak,
- İftira etmek, namuslu kadına iftira,
- İnsanlar arasında laf taşımak,
- Hased etmek, kıskançlık,
- Kibirlenmek,
- Cimri olmak,
- Aşırı dünyayı sevmek,
- Fala inanmak, fal, büyü, sihir, cin işleri ile uğraşmak,
- Kumar oynamak,
- Faiz alıp vermek,
- Zina etmek,
- Avret yeri açık dışarıda gezmek, açık olanlara bakmak,
- Muayyen zamanda ehline yakın olmak,
- Bir günaha çok düşkün olmak, hatada ısrar etmek,
- İyiliği başa kakmak,
- Köpek gibi hayvan artığını, farenin ısırdığı yemek,
- Cahil kalmak, cahillikte ısrarcı olmak, cahilliğin zararından korkmamak, öğrenilmesi farz olanları bilmemek, haramı bilmemek, bir erkeğin evini geçindirecek kadar bir meslek öğrenmesi farzdır,
- Hırsızlık, gasp,
- Haksız yere adam ölürmek,
- Cinsi sapıklık, livata, lut kavmi gibi gibi kadınların erkek kıyafeti, erkeklerin kadın kıyafeti giymesi, erkeklerin altın yüzük ipek kıyafet kullanması, bu tür fahşiyadan razı olmak,
- Bu yazıda anlatılan öğrenilmesi lüzümlu farz bilgileri öğrenmeyip cahil kalmak,
- Kabede işlenen her günah,
- Allahtan başka isme yemin etmek,
- Küçük günahı sürekli işlemek,
- Mazeretsiz çok kahkaha ile gülmek,
- Devlete asi, isyancı, eşkiya olmak, silahlı direniş,
- Ağzını sövmeğe ve hakarete alıştırmak, ehlinin ailesine sövmek, hakaret,
- Silahla, bıçakla şaka yapmak, silahla nişan alıp korkutmak,
- Yaptığı iyiliği başa kakmak,
- Yalan söylemek, yalancı şahitlik, yalan hadisi şerif uydurmak...
- Ağzını yemine alıştırmak,
- Gıybet etmek,
- Akraba ziyaretini terk etmek,
- Ana babaya asi olmak,
- Harpte savaştan kaçmak,
- Alış verişte müşteriyi kandırmak,
- Namaz, oruç, zekat, öşür... gibi farzları yapmamak, gerektiği halde bir namaz vakti boyunca gusletmemek, namazı vaktinden önce veya sonra kılmak,
- Ramazan bayramının ilk günü ve kurban bayramının dört günü oruç tutmak,
- Kalp kırmak,
- Gösteriş, hava atmak,
- İsraf etmek,
- Rüşvet almak ve vermek,
- Şahit yazılmaktan kaçmak,
- Gücü yettiği halde yanlış işe mani olmamak,
- Boğarak veya yakarak hayvan öldürmek, işkence,
- Kuranı okumayı unutmak, ezberi unutmak,
- İhanet, hainlik, emanete ihanet, ölüden mal kaçırmak,
- Allahtan korkmamak veya rahmetinden ümit kesmek, kesin cennetliğim yada kesin cehennemliğim demek,
- Ahlaksız şarkı söylemek, şiir okumak, Kuranı Kerimi şarkı gibi okumak, kadınların erkeklere şarkı söylemesi,
- Erkeğin karısına, sen bana anam gibisin, kız kardeşim gibisin demesi,
- İntihar,
- Mürted olmak, dinden dönmek,
- Zalimden başkasına beddua etmek,
- Haramı haram, helali helal bilmemek, hem öğrenmemek, hem inanamak, inanmazsa ayrıca küfr olur,
- Şirk, Allaha ortak koşmak,
- Telfik, yani dört mezhepten birine uymayıp işine gelen hükümlerini toplayıp ona göre hareket etmek,
- Eshab-ı Kiram Hazeratından bir tanesine bile dil uzatmak,
- Yetim malı yemek,
- Bir kadının mahremi veya kocası olmadan 105 km'den daha uzak mesafe zaruretsiz yolculuk yapması,
- Dilenmek, bir günlük rızkı olanın ve vücudu sağlam olanın çalışmadan dilenmesi, böyle olduğunu bildiğin halde dilenene para vermek de haram olur ise de bilmiyorsan az da olsa vermek efdaldir,
- Cuma günü öğle ezanı ile cuma namazı arası alış veriş yapmak ve başka iş yapmak, erkeklere haramdır, bayram namazı da böyledir, seferi değilse veya başka bir özrü yoksa,
- Günah işlersen senin tercihin, tövbe kapısı açık, Allaha diklenme, isyan etme, günahı inkar etme, hatayı hata olarak bil, hata yapsan da hatada ısrar etme, inat etme, zararı sadece sana, bunu bil.
- Farzların hepsini öğrenir, bunları tam yapmaya çalışır, 32 ve 54 farzı bilir:
- Namaz,
- Oruç,
- Zekat, ( öşür, toprak mahsüllerinden 10da 1 oranında vermek farzdır, sulama için ek para harcanmışsa 20de 1, yağmur suyu ise 10da 1, verilmezse tamamını yemek haram olur )
- Hacc.
- Allahı sıfatlarıyla bilip zikretmek,
- Helal yemek ve giyinmek,
- Gusül ve namaz abdesti almak,
- Rızka Allah kefildir, diye inanmak ve tevekkül etmek, rızka kanaat etmek, tüm nimetlere şükretmek, yeteri kadar rızık talep etmek,
- Kazaya razı olmak, belaya sabretmek,
- Günahlardan tövbe etmek,
- İhlasla ibadet etmek,
- Şeytanı düşman bilmek,
- Kuranı Kerimi delil saymak,
- Ölümü hak bilmek,
- Allahın sevdiğini sevip sevmediğinden kaçmak,
- Anan babaya iyilik etmek,
- Emri maruf, nehyi münker yapmak, yani iyiliği emredip kötülüğü yasaklamak, 11. maddeye bakınız,
- Akrabayı ziyaret etmek,
- Emanete hıyanet etmemek,
- Allahtan korkmak ve rahmetinden ümit kesmemek,
- Allaha ve resulüne itaat etmek,
- Günahtan kaçıp ibadet etmek,
- Padişaha itaat etmek,
- Tefekkür etmek, aleme ibret nazarı ile bakmak,
- Sövmemek, kötü sözler kullanmamak,
- Harama bakmamak,
- Hiç kimseyle dalga geçmemek,
- Tüm günahlardan kalbini temizlemek,
- Verdiği sözü tutmak,
- Kötü sözleri dinlememek,
- İlim talep etmek,
- Tartıda hile yapmamak,
- Fakire sadaka vermek, yardım etmek,
- Nefsin arzularına uymamak,
- Allah için yemek yedirmek,
- Muayyen zamanda ehlinden uzak durmak,
- Kibirlenmemek,
- Yetim malını korumak,
- Sapkınlıktan uzak durmak, zina, lutilik,
- Zulüm ile başkasının hakkını yememek,
- Şarap içmemek,
- Allaha şirk koşmamak,
- Yemine ağzını alıştırmamak, yalan yere yok yere söylememek,
- Müslümanlar tarih boyu 3 ana kola ayrılmış, her birinin kendine göre asırlar boyu meselelere yaklaşım şekilleri farklı olmuştur. Bunu bilmeden de insanların hangi akımdan etkilendiği ve söylediği sözün arka planı anlaşılamaz,
- Sünni, ehli sünnet yukarıda anlatıldı, Osmanlı, Selçuklu.
- Vehhabi - Selefi - Necdi
- İbni Teymiyye
- Suudi Arabistan civarında görülür,
- Kuruluşunda ingiliz tesiri vardır,
- Mezarda fatiha okumaya şirk derler, kabir ziyaretine karşıdırlar, türbe yaptırmazlar ve varsa yıkarlar,
- Bıyıklarını kazırlar,
- Mezarları yerle bir ederler, kabir azabına inanmazlar,
- Evliya türbelerine ziyaret yapılmaz, orada dua edilmez, el yüz sürülmez, yüzü suyu hürmetine istenmez, derler, bunları yapanlara müşrik derler,
- Tevessülü inkar ederler, yani eski zamanda yaşamış evliyaların adını anarak dua edilmesine, onların yüzü suyu hürmetine istenilmesine karşıdırlar,
- Camilerde minber ve minareye karşıdırlar,
- Şefaate inanmazlar,
- Tasavvufu inkar ederler, tarikata girenlere kafir derler,
- Oy kullanana kafir derler,
- Mevlid okunmasına karşıdırlar,
- Tesbih çekilmesine, salavata karşıdırlar,
- Hürmet, edep ve saygısızlardır, Kur'an-ı Kerim'i yastık yapar başlarının altına koyarlar, ( biz saygıdan göğsümüzden yukarıda tutarız )
- Açıktan günah işleyene kafir oldun deyip öldürmeye kalkarlar, mallarına el koyarlar,
- Osmanlı zamanında yıllarca hacc yapılmasına mani olmuşlar, abdulvehhab ve isyancı adamları öldürülerek İstanbul'da teşhir edilmiştir.
- Allah yeryüzüne insan kılığında gelir, dolaşır, Allah'ın haşa eli, yüzü, ciheti var, arşa oturur, derler, mücessime fırkasından etkilenmişlerdir,
- Kuranı kerime kendi kafalarına göre mana veriyorlar,
- Eshabı kiramı, onların söylediklerini, islam alimlerini, dört mezhep imamlarını yok sayıyorlar,
- Vitr namazı yoktur, teravih sekiz rekattir, derler peygamber efendimize salavat getirmeye karşı çıkarlar.
- Allahtan başkası adına yemin eden (günahkar olur kafir olmaz ), Allahtan başkası için adak yapan kafir olur, müşrik olur dinden çıkar diyorlar.
- Bunların anahtar kelimesi "müşrik olur"dur, "tağut düzeni" derler, hemen herkes müşrik bunlara göre dünyada hiç müslüman yok. Halbuki müslümana kafir diyenin kendisi kafir olur. Bunlar günümüzdeki terör örgütü daeşin fikir babalarıdır.
- fatiha suresinde geçen yalnız senden isteriz ayetine yanlış mana verir, Allahtan başka kimseden bir şey istenmez derler,
- Peygamber farsça kelimesini kullanmak yanlış, derler, halbuki hiç mahsuru yoktur.
- Şia, kendi aralarında çok farklı kollara ayrılırlar, genellikle,
- İran civarında görülür,
- Kuruluşunda yahudi tesiri vardır,
- Abdest alırken çıplak ayağa mesh ederler, namazı 3 vakit kılar, ezanda Aliyi Veliyullah kısmını okurlar,
- İlk üç halife dahil, Eshabı kiram Aleyhimürrıdvan'a dil uzatırlar,
- hilafette Hazreti Ali'nin hakkının yendiğini söylerler,
- 12 İmamın masum olduğuna inanırlar,
- Muta nikahı kıyarlar,
- Kadınlar saçların bir kısmın örtecek şekilde örtü örtünürler.
- Tarih boyu ehli sünnet müslümanlara çok büyük zulümler yapmışlardır, şah ismailden baasçı esada kadar, bu ayrılık ilmi değil, siyasidir, tarih boyu siyaset için kullanılmıştır.
- Diğerleri
- Mısır El Ezher ekolü, devlete isyanı meşru görürler, seyyit kutubu şehit sayarlar, iç kargaşa fitne çıkarırlar, sol devrimci fraksiyonların tesirindedirler, müslümanlar bunlar yüzünden zarar görür, kendilerini mücahid zannederler, kadınları ve çocukları da bu mücadelede kullanmaktan çekinmezler. Kadınları aktivist olarak en önde solcular gibi kullanırlar. Tarihselcidirler, dinin emirleri o zaman için geçerlidir, bugün değişmiştir derler. Mehmet Akif'i de etkilemişlerdir, dinde reformcudurlar, genel olarak mezhepleri kabul etmezler, Mevdudi, Cemalettin Afgani, İbni teymiye, vehhabi ekolüne yakındırlar. Onlara göre ideal kadın erkeklerin yaptığı her işi yapmalıdır. Seküler bir feminist kadından tek farkı başının kapalıdır.
- Sapık İlahiyatçılar: Dinde reformcular, yukarıda geçen itikatta ayrı fırkaların bile bir kendi içlerinde tutarlılıkları varken, reformcuların yoktur, her fikri kendi içinde çorba ederler, her bozuk fikirden biraz etkilenmişlerdir, omurgalı duruşları da yoktur, çok sıkışınca biz de ehli sünnetiz derler, ama konuşmaya başlayınca her zırvayı duyabilirsiniz, feni, dini, mezhepleri, felsefeyi çorba eder, karşılarındaki kişinin cahilliği nisbetinde sallayarak konuşurlar, bunları ikna etmek imkansızdır, çünkü net bir fikirleri yoktur, konjöktüre göre ve karşılarındaki adama göre konuşurlar, mucizeleri inkar ederler, dindeki her şeyi fen ilimleri ile pozitivist gibi izah etmeye çalışırlar, izah edemedikleri yerlerde saçmalarlar, tasavvufu inkar ederler, kıyamet alametlerini, hazreti Mehdi'yi, hazreti İsa'nın nüzulünü inkar ederler, adetli kadınlara namaz kıldırırlar, kadın imam neden olmasın derler,kadınları beş vakit namaza camiye sokmaya çalışırlar.
- Hangi yenilikler taklit edilir? Hangileri edilmez? Bidatler yani yenilikler çeşit çeşittir, bazı farz iken bazısı haramdır,
- Farz olanlar:
- Mesleğindeki yenilikleri takip etmek,
- Rızkını helalden kazanıp elegüne muhtaç olmamak,
- Düşmanların silah teknolojilerine denk silahlar üretmek,
- Fen ilimlerindeki gelişmeleri takip eden bilim adamları yetiştirip hiç bir konuda düşmandan geri kalmamak,
- Bir beldede insanlara lazım olabilecek her yeni meslekte adam yetiştirmek.
- Sünneti Destekleyenler: Özünde hiçbiri sünneti bozmamakta hatta sünnetin yapılmasını kolaylaştırmaktadır,
- Minare, camilere sonradan yapılmış olup aslolan yüksekte ezan okumaktır, onu kolaylaştırmaktadır,
- Harekeler, sonradan eklenmiş olup arapça bilmeyenlerin de Kur'an-ı Kerim'i kolay okumasını sağlamak için ve okurken mana bozulmasın diye konulmuştur,
- Tesbihler, peygamber efendimiz zamanında yaşlı bir kadının zeytin çekirdeklerini ipe dizerek tesbih çektiğini gördü ve bir şey demedi, yasaklamadı, yine namaz sonundaki zikirleri eksiksiz çekmeye yaramaktadır, ( elde sallanan tesbihlerin 33lük olmamasına eskiden dikkat edilirdi, sallanan tesbihle zikr çekilmezdi, 99luk tesbihi birine fırlatmak, yere koymak saygısızlıktır )
- Kandil Günleri, Allahü Teala'nın adının anılmasına, tesbih çekilerek Kur'an-ı Kerim okunmasına vesile olmaktadır,
- Mahya süslemek, bazı alimler cahil insanları camiye çekmek için cevaz vermiştir,
- Mübah olanlar: Kravat takmaya, pantolon, ceket, yakalı gömlek, araba, masada yemek yemek,
- Haram olanlar: İbadetlerde yapılan değişikliktir, ( müezzinlerin tesbihatı namaz sonunda sesli komutla çektirmesi, ayetelkürsi dahil ortamda küçük çocuklar varsa onların öğrenmesi niyeti ile okunursa bidat olmaz, her farzdan sonra elini yüzüne sürmek, her namaz çıkışı tokalaşmayı adet haline getirmek, bunları ibadetin bir parçası sayarsa sünnet zannederse bidat olur, arada ibadet saymadan yapılabilir, teravih hariç diğer nafileleri cemaatle kılmak, mesela tesbih namazını cemaatle kılmak, hoparlör ile minareye çıkmadan ezan okumak, kablo çekip alt katta veya bahçede kapıyı kapatır sadece hoparlöre uyarak namaz kılmak, elektrikler gittiğinde nolacak?, ölünün 40ını veya 52sini beklemek ve o günde hayır yapmak, farz namazdan sonra 3 ihlas okumak, bunu müezzinin sesli okuması, farz namazdan sonra salaten tüncina okumak, bu şafi mezhebinde caizdir, hanefide bidattir, namazların en sonunda dua kısmında okunabilir, mezar taşlarında isim, baba adı tarih dışında bir şey yazmak, son asırlarda çok uzun şiirler yazılmıştır, yanlıştır )
- Küfr olanlar: Kafirlerin ibadet eşyalarını kullanmak, haç, zünnar, fötr şapka,... gibi.
- Emri Maruf ve Nehyi Anil Münkerin Şartlarını bilir:
- Anlatacağı konuyu
kaynakları ile çok iyi bilir, Kur'an-ı Kerim'de ve hadis-i şeriflerde
nerelerde geçtiğini, nüzul sebeplerini ravileri ile beraberbilir,
gelecek bütün sorulara cevaplara önceden çalışmıştır,
-
Anlatacağı kişinin ruh halinin iyi olmasını bekler, üzgün iken, dertli
iken, borçlu iken derdini önce çözmeden bir şey anlatmaz, karşıdaki
kişiye kendini sevdirir, onun ilme talepkar olmasını bekler, itiraz
ihtimalini minimize eder,
- Her şeye riayet ettiği halde karşıdaki kişi ona hakaret edebilir, dövebilir, sövebilir, buna sabretmesi karşılık vermemesi gerekir.
- Yukarıdaki 11 maddeyi tam olarak yaptıktan sonra kendini şahsi olarak geliştirmek için aşağıdaki maddelere de dikkat eder,
- Dilini çok iyi bilir, kelime hazinesini geliştirmeye çalışır,
- Dinini bilir ki kimse onu kanırmasın, en azında yukarıdaki bilmesi farz olanları,
- Fen ilimlerinden kendine lazım olacakları öğrenir,
- Tarihini özellikle son bir asrı çok iyi bilir, masonluğu, sebetaylığı bilir,
- Osmanlıca bilir, cami, çeşme mezar taşında gördüğü bir yazıyı okumaya çalışır,
- Adabı muaşerete riayet eder, hiç kimseyi eliyle diliyle incitmez,
- Mutlaka tarihi bir veya bir kaç şahsiyeti çok sever, onları hayatında rehber alır,
- Eski sanat dallarından biri ile hobi olarak ilgilenir,
- Mutlaka bir hobisi olur,
- Namaz kılan iyi insan değildir, iyi insanlar namaz kılar, ancak doğru kılınan namaz insanı korur,
- Problemleri insanlarla kavga ederek değil konuşarak çözmeye çalışır, mecbur kalırsa da kavga etmez, o seviyeye düşmez, ortamdan ve öyle şahıslardan uzaklaşır,
- Sağlıklı yaşamaya çalışır,
- Adabı muaşeret kurallarını hayatının merkezinde tutar, en azından yaşamaya çalışır,
- Siyasetle uğraşmasa bile ülke ve dünyadaki gelişmelere hakim olur,
- Şiirle mutlaka ilgilenir, ezberinde en az on beyit olur, en meşhur şiirleri ezbere bilir,
- Mutlaka bir iş öğrenir ve helalden geçini kazanır, kimseye muhtaç olmamaya çalışır, bu nedenle çalışkandır,
- Her duyduğu bilgiyi sorgulmadan inanmaz, araştırır,
- Cahil insanların derin meselelerde detaya girmesi daha çok şüphesini arttırır, 1000 yolla Allahı ispat eden kişi dergaha alınmamış, hoca benim şüphem yok, sen git şüphesi olanlara anlat demiştir.
- Her sakallıyı hoca sanmaz, sakalsıza da kanmaz, sahte hocayı üçüncü cümlesinde anlar, dış görünüşten önce fikrine duruşuna, kiminle olduğuna bakar, ahir zamanda olduğunu bilir, inancına aykırı bir şey gördüğü kişi ya da kurumlardan uzaklaşır, özellikle hoca sıfatlı kişilerin dine aykırı işlerini görürse bir bildiği vardır demez, şahsi bir günahı ise bunu örter, kimseye söylemez lakin cemiyeti ilgilendiren bir hatayı, itikattaki bozukluğu, karakter zaafını da gizlemez, anlatır,
- Her mesleğin sahtekarı vardır, sahte bozuk bir kaç hoca gördün diye, bozuk bir kaç kişi görülerek pire için yorgan yakılmaz, şeytana kızıp abdest bozulmaz, genellemeye gitmek yanlış olur, bir de eski zamanlarda yaşamış Mevlana, Yunus Emre, Hacı Bayram,.. gibi velilerin hayatlarını oku bakalım nasıl insanlarmış,
- Bu din sana güler yüz, tatlı dille anlatılmalıydı, gerisi sana bırakılmalıydı, tercihlerine saygı duyulmalıydı, karşına böyle kişiler çıkmamış olabilir, sen de genelleme yaparak o tuzağa düşme, elinde telefon var, araştırmadan kimseye inanma, unutma ki Allah sana içinde bulunduğun devrin şartlarına göre muamele yapacak, Allah adildir, bu devirde alnı secdeye giden bir genç eski devirdeki evliyalara denktir, bu devirde hayırlı işlere çok engel var, seni teşvik eden kimse yok ancak herkesin bir şeyle imtihan olduğu şu dünyada bu kadar sıkıntı çekmişsin çok mu? Aksi halde sana sunulan hayat nedir, bir anlık zevk eğlence, sonrası hüsran, sana sundukları hayatta mutlu bir aile hayatı yok, çünkü fedakarlık yok, sağlık yok çünkü tüm haramlar sağlıksız şeyler, bu yollardan geçmiş insanların hayatına bak, hangisi şuan mutlu, kaçı sağlığı koruyabilmiş, kaçı mutlu bir yuva kurabilmiş, kaçı öldükten asırlar sonra hatırlanacak eser bırakmış? Düşün çünkü senin düşünmeni istemiyorlar.
- Müslüman yaşadığı devletin kanunlarına uyar, suç işlemez, müslümanları cahil, eğitimsiz, anarşist, terörist göstermez, dinin kurallarına uyar, günah da işlemez,
- Hiçbir hareketi abartı değildir, hep orta yoldadır, abartı mutlu, abartı kahkahalı, abartı cömert, abartı iyi olmaz, böyle tiplerden de uzak durur,
- Mutlu ve huzurlu bir hayat, göz önünde olmayan, herkes gibi yaşayan, ibadette bile aşırıya gitmeyen ( kıl beşi ( namazı ) karıştırma işi diyen ), işten eve evden işe giden, azıcık aşım ağrısız başım diyen, kafaya hiçbir şeyi takmayan, işleri akışına bırakmış kişilere nasiptir. Diğer kişiler hayatının yarısını olmayacak işler peşinde koşarak geçirir, hayatlarının geri kalanını da o iş neden olmadı diye üzülerek geçirir. Hayatın zaten kendine göre zorlukları var, bir de bizim anlamsız sonucu değiştirmeyen ihtiraslarımız işleri daha da zora sokuyor.
- Bu yazıdaki bilgileri uygulamak o kadar mühim ki bunları yapmadan Kuranı Kerimin geri kalanını ezberlemek dahi caiz değildir, çünkü abdest almayı bilmeyen birinin namazı da olmaz, Kuranı Kerimi okusa da abdestsiz tuttuğu için sevaptan çok günaha girer.
- Her şeyin özeti kendisine lazım olan ilmi öğrendikten sonra, haramlardan kaçıp farzları yapmaya çalışmak, yapamazsan da üzülmek, tövbe etmek, kazasını yapmak, hatada ısrar etmemek, iyi insanlarla birlikte bulunmaktır.
- En bariz farkı ise hürmettir, mekke demez Mekke-i mükerreme, Medine-i Münevvere, Şam-ı Şerif, Hadis-i Şerif, Kuran-ı Kerim, Allahü Teala,... tazim kelimelerini ağzına alıştırır.
- İyi hocalar yok mudur? Elbette vardır, bunları anlamak da bu bilgileri bildikten sonra kolaydır, kim size yukarıdaki bilgileri öğretiyorsa doğru yoldadır, ama kim bunları anlatmadan ilmihali temel dini altyapıyı vermeden, arapça öğretmeye kalksa, meal okutsa, tefsirden başlatsa, ateistlerin fikirlerini nasıl çürüttüğünü anlatsa anla ki cahildir. Yobazdır. Uzaklaşmak lazım bu tiplerden. Her şeyi öğrenmenin yeri ve zamanı vardır, önce tefsirle başlanmaz.
- Bu yazılar yazılırken İslam Dini, Ehli Sünnet vel Cemaat itikadı, İtikadda İmam Maturidi, amelde ise Hanefi Mezhebini baz alan ilmihal kitapları referans alınmıştır.
- Bu din-i mübin-i İslam ve ahkam-ı adliyesi olan şer'iyi şerif, Kuran-ı Kerim de fıkıh kitapları da, hadisi şerif kitapları da bize hep, her devrin iyi insanları vasıtası ile ilim-i İlahi satırlarla, kitaplarla, yazılarla, muhabbeti muhammediye ise sadr ile göğüsten göğüse kalplerden kalplere mübarek silsileyi aliyelerle geldi. En zayıf hadisi şerifin silsilesi en sağlam tarih kitabından daha sağlamdır, çünkü iyi insanlar peygamber adına hadisi şerif uydurmaktan korkarlar, hatta uydurulanları da hadis alimleri elemiştir. Kıyamete kadar da hep iyi insanlar kötülerle birlikte olacak, onlar bozmaya iyi insanlar korumaya çalışacak, son iyi insan ölünce zaten kıyamet kopacak. Bu dini ben indirdim, ben koruyacağım buyuruyor Sadece Kuranı kerimi korumayacak, hadisi şerifleri de koruyacak, mezhepleri, fıkıh kitaplarını da koruyacak, çünkü Kuranı kerim anayasa kitabı bu kuralların pratikte nasıl yapılacağı fıkıh ve ilmihal kitaplarında anlatılmış,
- İslamiyette ruhbanlık sınıfı yoktur, dini öğrenmek, namaz kılmak, müslüman olmak için, günahına tövbe etmek için birine gitmene gerek yok, kendin de araştırıp öğrenebilir, kendi başına yapabilirsin. Birine gitsen de yukarıda yazanların dışında kafasına göre bir şey diyemez.
- Şuurlu müslüman genç, içinden çıktığı sosyolojinin artılarını ve eksilerini iyi bilir, asla ırkçılık kavmiyetçilik yapmaz, her milletin içinde iyi ve kötü insanların var olduğunu bilir,
- Ehli sünneti tek elinde sanan, "cennete sadece ehli sünnet olanlar gidecek ve bizim cemaatimizden başka dünyada ehli sünnet yok" diyen cahillerden de uzak durur, ( ehli sünnetin kriterleri bellidir, gizli devlet sırrı değildir, Türk İslam alimi İmam Maturidi bu kriterleri 1000 yıl önce yazmıştır, yukarıda madde madde yazılmıştır, kim bunlara doğru şekilde inanırsa ehli sünnettir, alimlerin bildirdikleri müjdeden ibarettir, öyle olması umulur, her kim olursa olsun herkes tek tek yaptıklarından hesap verecektir, toplu halde bütün cemaatin cennete gitmesi olmaz, herkes ayrı ayrı hesap verecektir, kimsenin cennetlik olacağını da Allah bilir, bu mevzularda kesin konuşulamaz,
- En kıymetli şeyler 1 sağlam iman, 2 sağlam itikat, 3 iç huzur, ağız damak lezzeti, sürûr, ödevini yapmış öğrencilerin iç rahatlığı, suç işlememiş birinin polisi görünce kalbinin rahat olması, teslimiyet, iyi birine güvenip bir işi ona bırakıp hiç gerisini düşünmemek, 4 birlik ve dirlik içinde bir ülkede yaşamak, 5 dostlara sahip olmak, 6 huzurlu aile ortamı, 7 huzurlu iş ortamı, 8 sağlık
- Yazıda düzeltmelere ihtiyaç olabilir. Asıl kaynak ilmihal kitaplarını okuyun.
Yorumlar
Yorum Gönder